Çarpık Kral
Manoel Francisco dos Santos nam-ı diğer Garrincha, 28 Ekim 1933 yılına Rio’da dünyaya geldi. Bacaklarında bozukluklarla doğan Garrincha’nın sağ bacağı, sol bacağından 6 santimetre kısaydı. Üstelik sol bacağı içeriye doğru, sağ bacağı da dışarıya dışarıya doğru çarpıktı. Çoğu Brezilyalı gibi fakir bir ailesi olan Garrincha, tedavi görmedi ve hayatına devam etti. İnsanlar tarafından çok zeki biri olarak kabul edilmezdi. Çocukluğu fabrika işçiliğiyle geçmesine rağmen, kendisine vakit ayırıp hobileriyle de ilgilenmeyi ihmal etmeyen bir “keyifçiydi”.
Fabrika işçiliği yaptığı dönemde, yine çoğu Brezilyalı futbolcu gibi sokaklarda futbol oynamaya başladı. Vücut anatomisi futbol için elverişli olmasa da inanılmaz bir top sürme yeteneğine sahipti ve rakip defans oyuncularına işkence çektirmeye bayılıyordu. 19 yaşında Botafogo’nun seçmelerinde keşfedilene kadar, amatör olarak futbol oynadı. Geç sayılabilecek bir yaşta profesyonel olsa da Botafogo’yla ilk maçında 3 gol attı. Kariyerinin büyük bölümünü Botafogo kulübünde geçiren Garrincha, milli takım başarılarıyla da tüm Brezilyalıların sevgisini kazandı. Brezilya milli takımındaki alametifarikası, milli formayla sadece 1 yenilgi görmesidir ki o maç zaten son maçıdır. Brezilya, Garrincha’nın oynadığı 60 maçın 52’sini kazandı, 7’sinde de berabere kaldı.
Futbol oynadığı dönemde Pele adında bir “siyah inci” de futbol yaşantısının ilk dönemlerindeydi. İki futbolcu gözle görülür bir şekilde birbirlerinin zıttı karakterdelerdi. Garrincha, oldukça disiplinsiz, profesyonellikten uzak ve özel hayatıyla sansasyonel bir karakterken, Pele ise tüm bunların tersine oldukça disiplinli, sakatlıkları dışında antrenmanların tamamında bulunan ve özel hayatında sansasyondan uzak bir karakterdi . Garrincha, futbol oynadığı dönemde mevkisinin en iyisi olmasına ve milli takımla dünya iki Dünya Kupası kazanmasına rağmen oldukça az para kazanıyordu. Zeki bir insan olmamasıyla da tanınan futbolcu, Botafogo’nun “çok zeki” yöneticileri tarafından yıllarca en az maaş alan futbolculardan biri olarak adeta dolandırılıyordu. Oysa Pele, hem dünyanın en çok para kazanan futbolcularından biriydi hem de kazandığı parayla “Pele” ismini markalaştırmayı başarmıştı.
Bu ikili milli takımda rakipler için tam bir kabustu ve birlikte oynadıkları hiçbir maçı kaybetmediler. Milli takımdaki inanılmaz başarılarına rağmen özel hayatlarında anlaşamadıkları bilinirdi. Garrincha “kusur” olarak nitelendirilen vücut özellikleriyle mükemmelleşen bir futbolcuydu. Günümüzdeki gibi bir futbolun oynanmadığı 50 ve 60’lı yıllarda topu aldıktan sonra gol olmayacaksa asla topu ayağından ayırmazdı. Taraftarlar ne paslaşma ne de top kaybı görebilirdi, o kedinin fareyle oynadığı gibi defans oyuncularıyla eğlenirdi, sıkıldığında ise ya o ünlü ortalarından birini gönderirdi ya da kendisi gol atardı.
Dünyanın en ünlü profesyonel-amatör futbolcusu olan Garrincha, özel yaşamıyla çalkantılı dönemler geçirdi. İlk evliliğinden sekiz çocuğu, Dünya Kupası için gittiği İsveç’teki sevgilisinden bir çocuğu, en ünlü sevgilisi olan Elza Soares’ten bir çocuğu ve son evliliğinden de bir çocuğu vardır. Elza Soares bir dansçıydı. Brezilya’nın en ünlü sambacılarından olan Elza ile yaşadığı aşkla birlikte samba ve futbol imgesi iyice kabul edilmiştir. Ayrıca berbat araba kullanan Garrincha, oldukça fazla araba kazası geçirmiştir. En feci kazası ise Elza’nın annesinin ölümüne neden oldu ve bu olay sonrasında bir depresyon geçirip intihara kalkıştı. Tüm Brezilyalıların kendinden bir parça gördüğü, hayranlık duyduğu bir futbolcu olan Garrincha, yıllarca yüklendiği ayağındaki kıkırdak problemleri yüzünden futbol oynayamaz hale gelince kendini iyice alkole verdi. 1983 yılının Ocak ayında alkol komasına girdi ve komadan çıkamayarak hayatını kaybetti
Mevkisinin gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcularından biri olan Garrincha, tüm Brezilyalıları kahretti ve cenazesinde izdiham oluştu. Lakabı olan “Garrincha” yani ” Çalıkuşu” olan Manoel Francisco dos Santos’un mezarında şu iki dize yazmaktadır;
O çok tatlı bir çocuktu,
Kuşlarla konuşurdu...