Raks Edelim, Şifa Bulalım
İnsanlık, geçmişten günümüze şifa bulmak için hemen her yolu denemiştir. Hastalandığımızda, duygusal açıdan yorulduğumuzda ve kötü ruhlardan korunmak adına bile şifa bulmak isteriz.
Dünyada birçok toplum farklı yollarla şifa arıyor. Şüphesiz en eğlenceli yoldan derdine derman arayan topluluk ise Kunglar! Kung halkı, Afrika’nın güneyinde bulunan Kalahari Çölü’nde, dağınık halde yaşayan “ilkel” diyebileceğimiz bir topluluktur. Taş devrinin son dönemine göre hayatlarını sürdüren bu topluluk, tarım ve hayvancılık yapmadan sadece doğanın sunduklarıyla yetinerek, doğayı bozmadan yaşıyorlar. Kunglar, aynı zamanda senenin belirli zamanlarında antoropologların “şifa dansı” kendilerinin ise “Num” adını verdikleri dans ritüeline sahiptirler.
Kung halkı, gündelik yaşamlarında da müzik ve ritim arasında bağ kurup farklı tonlarda “şaklama” sesleri çıkararak birbirleriyle iletişim kuruyorlar. Num dansına katılanlar, herhangi bir uyarıcı kullanmalarına gerek kalmadan kolayca transa geçerler çünkü dans fiziksel ve duygusal olarak yoğundur. Dansı başlatan, yürüten, kabile ve ölüleri arasındaki teması kuran kişi bir “şifacıdır”. Kabileden kimse bu dans için özel giyinmez fakat bu törenler esnasında bazı katı kurallar da vardır. Fiziksel temasa son derece önem verdikleri için, kimse topluluktan ayrı bir yerde oturamaz. Dansa katılanlar, bir araya gelip çember kurulduğunda hep birlikte yüksek sesle şarkı söylemeye başlarlar. Bu ritüel her sene devam eder.
Kungları gözlemleyen Lorna Marshall, şifa dansının toplumsal bir bağlılık oluşturduğunu vurgulayarak şunları günlüğüne yazmıştır: “İnsanlar hem dıştan gelen kötü güçlere karşı öznel olarak, hem de samimi bir toplumsal düzeyde birbirlerine bağlanırlar. Dans herkesi biraraya getirir. İnsanlar, birbirleri ile ilişkileri ne olursa olsun; birbirlerini sevsinler veya nefret etsinler, dansa katılarak bir bütün haline gelirler. O esnada, hiçbir söz onları ayıramaz; ruhsal ve fiziksel iyilikleri için uyumla hareket ederler ve kendilerini canlandıran bir ruhu birlikte hissederler.”
Kunglar dans ederek, Türkler nazar boncuğu takarak, Hristiyanlar hastaları meshederek şifa bulurken kim bilir diğer insanlar hangi yolları deniyor. İnsanlar kendi içindeki manevi huzuru yakalamak için türlü bahanelere sığınıyorlar ve şifa bulacaklarına inanıyorlar. Her kültürde bulunan bu arayışın en saf hallerinden biri olan Kung halkının Num dansı sadece katılanların değil tüm dünyanın içini ısıtıyor.