Burcu Tatlıses kendini üç kelimeyle tanımlayacak olsaydı, bunlar hangileri olurdu ve neden?
En zor soruyla başlamak harika oldu 🙂 Biraz ucu açık ve tek bir kelimeyle yapıyorum açılışı. Farkında.
Evet bu şarkım baştan sona beni yansıtıyor dediğiniz bir şarkınız var mı, varsa hangisi?
Tek bir şarkı seçmem zor çünkü hepsi benden bir parça barındırıyor. Ama “Geyikli Masallar”ın ruhum üzerindeki ağrısının biraz fazla olduğunu söyleyebilirim.
‘Yanmayana aşk aşk değil’ sözü geçiyor son şarkınız ‘Güneşe Doğru’ da. Gerçekten yanmadan aşk mümkün değil mi sizce?
Aşka dair yazılan, söylenen sonsuz şey var ve olmaya da devam edecek. Yani mevzu karmaşık, mevzu normal değil. Bir mücadele ve aslında kendinle. Mazoşist bir duygu durumu olduğuna inanıyorum ben. Savaşını verdiğin her şey aslında sana dair. Kendiyle kavgası olmayan insan aşık olamaz. Tam da bu yüzden, yanmıyorsan eğer yakmıyorsan kendini ve küllensen de yeniden yeniden o ateşe atlamıyorsan, üzgünüm, aşk sana uğramamış demektir.
Ekşi sözlükte ‘İnce ince kıyıyor insanın canına..’ yorumu var sizinle ilgili. Sizi çok severek dinleyen biri olarak biraz katılıyorum açıkçası 🙂 Dinleyicilerin bu tarz yorumları size nasıl hissettiriyor?
Önce kendi canıma kıyıyorum aslında:) Sonra bakıyorum yalnız değilmişim, bana ait ya da sadece bana dair değil hiçbir şey. Tanımadığım birileriyle duyguda ortaklaşmak çok büyü. Varolmanın aslında hiç de tekil bir hal olmadığını, hem çok önemsiz ama hem de kocaman bir şey olduğunu hatırlatıyor bana. Bir de yazıp söylemeye devam etmem gerektiğini…
Çevrenizdekilerden ‘Burcu artık yapma’ diye uyarı aldığın bir huyun var mı?
Huy mu denir buna emin değilim ama ben sahip olduğum kadarıyla huzurlu ve mutluyum hep. O yüzden hareket etme motivasyonum çok yüksek olmuyor genelde. Biraz hırs ve motivasyon yüklemeye çalışan sevdiklerim oluyor hep.
Satın aldığın ilk albümü hatırlıyor musun?
İlkini hatırlamıyorum ama Sezen Aksu albümlerini vahşi bir heyecanla beklediğimi çok net hatırlıyorum. Eski zamanlar tabii, şarkıların gerçekten şarkı, Sezen’in gerçekten Sezen olduğu zamanlar:)
Yalnızlığı en iyi anlatan yemek sence hangisi?
Dışardan alelacele söylenen herhangi bir yemek. Sofralar kalabalıklarla güzelleşiyor, yediğinin yedirdiğinin bir anlamı oluyor. Yalnızsam yemek, sadece kursağımdan bir şey geçsin durumuna dönüşür benim için. Ama bu tercih etmediğim yalnızlıklar için geçerli. Kendimle olmayı seviyorum çok.
Spotify ya da benzeri bir programda en son hangi şarkıyı dinledin?
Spencer Sutherland – Drama. Bir paylaşımda önüme düşmüştü, keşfe çıktım:)
Takıntıların var mı? Varsa neler?
Öyle ciddi takıntılarım yok. Düzeni severim, herhangi bir işe başlamadan önce bulunduğum ortamın, jilet gibi olması için önce bu duruma bir mesai ayırırım. Bazen fazla kaptırıp, enerjim kalmadığı için işimi ertelediğim durumlar da oluyor ama dengede tutmaya çalışıyorum:)
Son olarak kendini kötü hissettiğin anlarda nasıl bu durumdan çıkıyorsun? Bir yolun var mı? Yoksa sadece geçmesini mi beklersin.
Bir kere, mutlaka geçeceğini biliyorum artık, neler geçmedi ki. Bu beni rahatlatmıyor ama… Hiçbir şey yapmadan durup, sadece düşünüyorum. Normal bir düşünme hali değil bu, kendimi dövüyorum adeta. Bütün olumsuzlukları, olabilecek tüm kötü ihtimalleri, geçmişte yaptığım tüm hataları tekrar tekrar yaşatıyorum zihnimde. Dibine kadar kendimi hırpalıyorum. Daha ötesi kalmayınca sıkılıyorum artık. O zaman geçiyor zaten 🙂
