sanat

Yasal Mermi

Ülkemizde son yıllarda “hak ettiği” şekilde ilgi görmeye başlayan Rap müziği hakkında, popüler kültür kölelerinin, önce ilgiyi kullanıp şov yaptıktan sonra Rap sanatçılarının iliğini de emip işleri bitince çamur atması sonucunda ortaya “uyuşturucu özendiricisi rapçiler”, “uyuşturucu satıcısı rapçiler” ya da “polis düşmanı rapçiler” gibi tanımlamalar ortaya çıktı.

Öyle ki ana haberlerde yayınlanmış şarkılar analiz edilir oldu. Protest şarkılar yüzünden teröristlikle suçlanan sanatçılar, tuhaf dövmeleriyle takım elbise içinde mahkeme salonlarında ifade vermek zorunda kaldılar. Evlerinde tutuklanmak üzereyken atılan “Gözaltına alınıyorum” tweetleri ve sonrasında çıkan haberler tuhaf bir durumun ortaya çıkmasına sebep olarak trajikomik bir meseleyi tekrar hortlattı.

Müzikten bağımsız olarak ele alınsa bile polislik mesleği, kurulduğu günden beri hiçbir zaman halkın tamamı tarafından sevilmeyi başaramadı. Her zaman iktidara bağlı olan polisler, her toplumsal olayda suçlandılar. En kötüsü ise polislerin halkı korumak için kurulmasıydı çünkü ortada ne zaman faşist bir durum olsa polisler suçlandı ve hiçbir şey yapmadıkları durumlarda bile kötü bir imaj sahibi olarak korkulan bir unsur haline geldiler.

Sağlıksız yargı ve emniyet gücü olan bir ülkede eleştirilerin halka en yakın birim olan polislere yönelmesi çok normal bir durum. Amerikan polislerinin ırkçı ve aşırı şiddet uygulamaları nedeniyle sürekli protestolar ve gösteriler yapılması da bunun örneklerinden birisi. Yıllar boyunca siyahilere yapılan zulüm birçok şarkıda, spor müsabakalarında ve
sokak protestolarında dile getirilmiştir. Filmi dahi yapılmış olan NWA grubunun -F*ck the Police- şarkısı da en güzel “Amerikan Polisi” eleştirilerinden birisidir.

Polis ve rap kelimelerinin akıllara getirdiği ilk isim olan Tupac Shakur.

Kendilerini farklı hisseden, dışlandığını düşünen “diğer” insanların, hiçbir suç işlememelerine rağmen yanlarından tedirgin geçtiği polisler ülkemizde de çoğu zaman eleştirildiler. Bu eleştiriler o kadar normalleşti ki daha sonra içinde polis imgesi bulunan birçok şarkı yapıldı. İnsanlar, uzun zamandır popüler müzik içerisinde yapılmayan bu eleştirileri Rap müzikle dinledikten sonra geçmişi unutarak belki de henüz hazır olmadıkları bir suçlamayla rapçileri zor durumda bıraktılar. Rap müzik içerisinde yıllardır bulunan protest içerikler ülkemiz sanatçıları tarafından da uzun zamandır kullanılıyordu.

Bu popülerlikten faydalanmak isteyen bazı şahıslar, ya kötüleyerek ya da överek ne kapsak kardır düşüncesiyle konuşmaya devam etti. Öyle ki yine bir rapçi olan Norm Ender, katıldığı bir programda “Polis niye peşinizde abi sizin yea?” diyerek günümüzün gerçeklerine ve mensubu olduğu Hiphop Kültürü’ne oldukça uzak bir açıklama yaptı. Daha sonra ortaya
dissleşmeler, zımbolar ve blup blup köpükler çıktı. Geçmişini bu kadar kolay unutan bir halk olarak bazı şarkıları hatırlamakta fayda var. İçinde polislerin ya da polis imgesinin bulunduğu birçok şarkı mevcut ve bunların en güzel örneklerini Ahmet Kaya’dan yıllar önce dinledik, tuhaf bir bilgi olacak ama kendisi “rapçi” de değildir.

Ahmet Kaya başını belaya soktuğu tuhaf bir durumu anlattığı “Başım Belada” adlı şarkısında şu sözlerle polislerden bahsetmiştir;
“… Şimdilik, hoşçakal, yaban çiçeğim
Yasal mermisiyle, bir komiser yaklaşmakta…”

Hayatı boyunca “diğer insanların” şarkılarını söylemiş olan Ahmet Kaya, hayatının son dönemlerinde teröristlikle suçlanarak ülkemizi terk etmek zorunda kalmıştı. Bu durumu birçok şarkısında anlatmış olsa da “Hadi Bize Gidelim Yar” adlı şarkısında ülkemizin o dönemki durumunu da gözler önüne sererek şöyle iğnelemiştir;
“…Gecelere gidelim yar
Ödülleri alalım yar
İçelim, içelim ölümüne içelim
DGM’ ye düşelim yar…”

Ahmet Kaya’nın çoğu şarkısında polisler geçmektedir fakat ülkemizde bu konu üzerine şarkılar yapan tek kişi tabii ki kendisi değil… Kıvırcık Ali’nin -Yanımda Sen Olmayınca- , Duman grubunun -Eyvallah-, Bandista grubunun -Yan Babilon- ve birçok sanatçı ve grubun şarkılarında polis ve polis imgeleri geçmektedir. “Diğer insanların” polisler ve üzerlerindeki
etkileri sosyolojik bir konu olsa da müzik içerisinde daha birçok şarkıda bu konu anlatıldı ve anlatılmaya devam edecek.

Hayatları boyunca beyazlardan ve polislerden şiddet gören siyahilerin müziği için “Siyahiler istisna onlar çok çekti…” diyerek yaşadıkları ülkeyi Alice Harikalar Diyarı zannedenlerin ya da mensubu oldukları kültürden uzak bir şekilde “Obo poloslor noyo posonozdo sozon ?” mırıldanmaları gerçekten kafayı kuma gömmekten başka birşey değil.

Rap müziği içerisinde son zamanlarda, her popülerleşen iş gibi gündelik ve sığ eserler olsa da işin özünde hayatı zor geçenlerin, zengin semtlerinde büyümeyenlerin ya da tek başına yaşamak zorunda kalan insanların hikayelerinin anlatıldığı tek tür olarak saygıyı hak eden bir konumda. Rap müziği mensupları, tüm bu temaların yanında polislerden de bahsediyorlar
iğnelemeler de yapıyorlar bu çok normal bir durum. Son dönemlerde Fuat, Ezhel, Khontkar, Şehinşah, Ceg, Server Uraz, Şanışer ve Susamam projesindeki isimlerin eleştirel tavırları başlarına bela olmuş olsa da ne mutlu ki Hiphop Kültürü’nün tarihsel özgürlüğü ve Türkiye’de yıllardır var olan protest şarkıların öncülüğünde çıkarılan derslerle birlikte en
sonunda benimsenecektir. Sonuçta “neyimiz var ki rapten gari”…

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu