Kuruyan Gözyaşları: 27

Ölümleri hakkındaki yüzlerce teoriye karşın 27 kulübü, hala gizemini koruyor. Genellikle sansasyonel ölümleri magazin malzemesi yapılırken, kendilerini bu duruma iten bozuk aile ilişkileri, bilinçaltları ve yaşadıkları travmaları pek ilgi çekmemiştir.

Müzik 60’lı yıllarda kültürel bir değişimi başlatabilecek kadar güçlüydü. Artık gençler aileleri gibi görünmek yerine hayal ettikleri gibi görünmeyi tercih etmeye başlamıştı. Bu durum beraberinde hayal kırıklıkları ve onarılmaz boşluklar da yaratmıştı. Ve bu boşlukları kapatamayan gençlerin sıkça karşılaştığı üç durum vardı; alkol, uyuşturucu ve depresyon.

Bizler için müziğin en büyük faydası, gün içerisinde girdiğimiz hayat kıskacından bir nebze de olsa uzaklaştırıp farklı bir evrene geçiriyor oluşudur. Fakat o dönemdeki çoğu müzisyen için, gecenin bir yarısı bastıran duygularını köreltmek yüksek dozda alkol ya da uyarıcı maddeye bağlıdır. Bu durum alışkanlığa döndüğünde, artık kişi kullandığı maddeler tarafından yönetilmeye başlar. Kokain’in çıkış ve dağıtımının yaygınlaşmasının bu döneme denk gelmesi de ilginç bir tesadüftür. Eroin kullanımının yaygın olduğu bu dönemde, kokain insanlara sonsuz bir güç yanılsamasını satıyordu. Yeni olduğu için kimse doğru kullanımı bilmiyordu, bu hızda bir yükselişin düşüşünün de aynı oranda olacağı bilinmiyordu. Kokainin yarattığı kişilik bozukluğuna en büyük örnek, David Bowie’dir. Ünlü şarkıcı havaalanında verdiği faşist selamının arkasından aşırıya kaçtığını kabul etmiştir.

27 kulübündeki çoğu müzisyenin en dikkat çeken ortak noktası, geçirdikleri kötü çocukluklar ve ufak yaşta aşamadıkları travmalarıdır. Bu durumu bastırmalarını sağlayan tek şey ise yaratıcılıklarıdır. Brian Jones’un kız kardeşi öldüğünde, o daha üç yaşındaydı. Buna ek olarak kurucularından olduğu Rolling Stones, ellerinden Mick Jagger’a doğru kayıp giderken yaşadığı travma, kenara itilmişlik, gruptan atılışı ve muhtemelen kıskançlık onu sona götüren sebeplerden olmuştur. Annesi Jimi Hendrix’i doğurduğunda 17 yaşındaydı. Eşi II.Dünya Savaşı’na giden 17 yaşında bir genç kız… Daha sonra doğan iki kardeşine, annesi kaçıp gittiği için bakmak zorunda kalmıştır.

Janis Joplin ise ailesinden hayatı boyunca ilgi ve sevgi beklediğini bir çok mektubunda belirtmiştir. Lise yıllarındaki fazla kiloları yüzünden onunla dalga geçip, hakaret eden arkadaşlarından kaçtığını ve bu durumun onu çok üzdüğünü söylemiştir, lise mezuniyetine kimse onu çağırmadığı için katılamamıştır. Babası bir amiral olan Jim Morrison ise askeri makamlara karşı çok asiydi. Sebeplerinin başında ailenin aldığı karar geliyordu. Fiziksel ceza vermek yerine çocuklarını deyim yerindeyse karşılarında titreyip ağlayana kadar azarlayıp bağırıyorlardı. Bu durum onu hayatında asosyal birine çevirmiştir.

-Birbirini takip eden üç yıldan kısa bir süre içinde ölen ikonlar 27 kulübü tabirini ortaya çıkarmıştır.-

Anne ve babası ayrılmış olan Kurt Cobain, her zaman onlara kızgındı. Annesi, bir dönem velayetini alsa da bakamayıp babasına göndermesi büyük bir yıkımken sonrasında babasının da Cobain ile ilgilenememesi ve etrafındakilere bırakması psikolojisini iyice bozmuştur. Aynı zamanda ne yazık ki intihar kültürü Cobain’e aileden kalan bir miras gibiydi, amcaları intihar ederek hayatlarına son vermişti. Amy Winehouse’un kaygıları ise anne ve babasının küçük yaştayken ayrılmasına bağlıydı. Babasına hayrandı ancak o da annesini aldatıyordu. Annesine yaptıkları için babasından nefret etmesi gerektiğini düşünüp bir türlü onu sevmekten vazgeçemiyordu. Bu yüzden kendinden nefret ediyordu. Yaşadıklarından uzaklaşmak için destek olabileceğini düşündüğü tek kişi olan babasıyla bir tatile gitmek istedi. Karayiplere gideceklerdi ancak giderken babasının bir film ekibi götürdüğünü gördüğünde Amy dehşete kapılmıştı. Bir kez daha babasına karşı hayal kırıklığına uğramıştı.

Bu denli genç yaşta hayatını kaybeden müzisyenler, kendileri için bir sona ulaşsalar da dinleyicilerini çıkılmaz bir döngüye sokmuştur. 27 eşiğini atlayamayan ikonlar bir daha yeni şarkı çıkaramayacaklar fakat her dönem dinlenebilen ve her dinlendiğinde farklı duygular yaşatan şarkılarıyla her zaman saygı ve sevgiyle anılmaya devam edeceklerdir.

Başa dön tuşu